Liderler Uyarlanabilirlik Kapasitesi Göstermelidir

Dr. Dan Harrison, HR Daily Advisor’da yayınlanan son makalesinde, 2022 yılında liderler üzerindeki farklı talepleri ve bu belirsiz ortamda başarılı olmak için Uyarlanabilirlik Kapasitesinin benimsenmesi gerektiğini ele aldı. Orijinal makaleyi buradan okuyabilirsiniz.

Pandemi, işletmeleri beklenmedik değişimlerle başa çıkmaya ve hızlı çözümler üretmeye zorladı. Bu esneklik, 2022’de başarı için kritik öneme sahip olacak. Makale, uyarlanabilirlik kapasitesinin ne olduğunu, neden önemli olduğunu ve İK’nın liderlerin bu kapasiteyi benimserken karşılaştıkları engelleri aşmalarına nasıl yardımcı olabileceğini tartışıyor. Harrison Assessments’in Paradox teknolojisi, liderlerin değişen koşullarda uyarlanabilirlik kapasitelerini nasıl ustalıkla kullanabileceklerine dair değerli içgörüler sunabilir.

Pandemi öncesinde bile değişim hızı oldukça yüksekti, ancak pandemi bu hızı normal seviyelerin çok ötesine taşıdı. Liderler sadece ekiplerinin başarısını görselleştirmek ve bunu gerçekleştirmekle kalmayıp, aynı zamanda ortaya çıkan çeşitli sorunlarla başa çıkabilmek için esnekliklerini korumak zorunda kaldılar. Bu, işletmeler için yeni bir dönemin başlangıcı oldu—bir dönemde uyarlanabilirlik kapasitesi hayatta kalmak için kritik bir beceri haline geldi.

Uyarlanabilirlik Kapasitesi Nedir?

Uyarlanabilirlik kapasitesi, bir bireyin değişimle veya mevcut düzenin sarsılmasıyla ne kadar rahat başa çıkabildiğini ifade eder. Aynı zamanda bir kişinin durumsal değişkenlere uygun tepkiler verip veremediğini ve alışılmış davranışlar yerine daha etkili davranışlar sergileyip sergileyemediğini de içerir. İş dünyasındaki liderler, kontrol edici faktörün içinde bulundukları durum olduğunu anladıklarında, uyarlanabilirlik kapasitelerini artıracak davranışları seçebilirler. Bu da daha esnek bir liderlik anlayışı yaratır.

Gelecek doğası gereği belirsizdir, bu nedenle uyarlanabilir bir liderlik tarzı, uzun vadeli başarı için kritik öneme sahiptir. İnsan Kaynakları yöneticileri, liderlerin varsayılan davranış kalıplarını değerlendirmelerine ve uyarlanabilirlik kapasitesini benimsemelerine yardımcı olabilir. Özellikle liderlik, delegasyon, performans yönetimi ve güven konularındaki algılar bu süreci doğrudan etkiler.

Ayrıca, pandemiyle birlikte uzaktan çalışma verimliliği, mevcut iş süreçlerine engel olan prosedürler, sağlık ve güvenlikle ilgili yeni çalışma koşulları ve kârlılığı artırmanın yeni yolları gibi konular da tartışmaya açılmıştır. McKinsey & Co.’ya göre, pandemi sürecinde birçok şirket operasyon modelini değiştirmeyi başardı. Dönüşüm sürecini başarılı bir şekilde yöneten işletmeler, rakiplerine kıyasla en üst dilimde yer alırken, dönüşüme yatırım yapmayan işletmeler en kötü performansı sergiledi.

Uyarlanabilirlik kapasitesinin bir spektrum içinde yer aldığını unutmamak gerekir. Bazı liderler (ve işletmeler), doğal olarak esnek olduklarını düşünse de, bazıları bu kapasiteyi geliştirmek için çaba harcamak zorundadır. Ancak bu çabanın uzun vadede büyük kazançlar sağlayacağı kesindir.

Uyarlanabilir Liderlik Önündeki Engeller

Çoğu iş lideri için zorlu durumlara karşı davranışsal tepkileri değiştirmek doğal bir süreç değildir. İş dünyasındaki liderler genellikle yetenekli ve zeki insanlardır, ancak geçmişte etkili olmuş davranışları değiştirmek kolay değildir. Yeni davranışlar eklemek genellikle rahatsız edici bir süreçtir ve liderlerin kendilerini savunmasız hissetmelerine neden olabilir. Daha önce başarı sağlayan davranışlara bağlı kalma eğilimi, uyarlanabilirlik kapasitesini artırmada büyük bir engel olabilir.

İK yöneticilerinin, liderlerin alttan gelen değişimi beklemek yerine dönüşümlerini kendilerinin yönetmesi konusunda teşvik etmeleri gerekir. Bunu sağlamak için öncelikle liderlerin, çeviklik ve esnekliğin başarı için kritik olduğunu anlaması gerekir. Ardından, şirketin işleyiş modelinin değerlendirilmesi önemlidir:

Mevcut iş modeli ekipleri destekleyip bağ kurmalarını sağlıyor mu, yoksa onları engelliyor mu?Bu model, şirketin parlak bir geleceğe ulaşmasına yardımcı olacak mı?

Son olarak, İK yöneticilerinin şirket liderleriyle birlikte dönüşüm sürecini 18 ay içinde tamamlaması gerekmektedir. McKinsey & Co.'ya göre, bu süre içinde tamamlanan değişim süreçleri şirketin enerjisini korumasına ve aşırı tükenmişlik yaşamamasına yardımcı olur.

Uyarlanabilir liderlik eğitimi, liderlerin davranışlarını analiz etmelerini ve bu davranışların organizasyonlarını nasıl etkilediğini değerlendirmelerini gerektirir. Geçmişten ders alarak, mevcut duruma uyum sağlayarak ve geleceğe hazırlanarak liderler başarılı bir dönüşüm gerçekleştirebilir.

Makalenin aslına buradaki linkten ulaşabilirsiniz.

https://blog.harrisonassessments.com/blog/leaders-must-exhibit-adaptive-capacity.html